19 Temmuz 2016 Salı

Hayat da tiyatro değil mi?

Yaşadığımız hayatın kendisi bir tiyatro değil mi? Özümüz bir Allah, egomuz büyüdükçe özümüzden uzaklaşmıyor muyuz?
Bu koca sahnede hepimiz birer oyuncu değil miyiz? Maskelerimizle dolaşmıyor muyuz? Hangimiz daha güçlü oyununu oynamıyor muyuz birbirimize? Kimimiz parasıyla, kimimiz makamıyla, kimimiz güzelliğiyle, kimimiz masumiyetiyle, kimimiz ailesiyle, kimimiz inancıyla, kimimiz de ideolojisiyle oynadığı oyuna kendini kaptırıp dalmıyor mu dünya sahnesine? Hangimiz hangimizden daha temiz daha iyi ya da daha masumuz? Hepimizin derdi bencilce varolma savaşı vermek değil mi? Kullanılan egolaramız hergün haberlerde dizilerde filmlerde çevremizde izlediğimiz oyunlara dalıp, nasıl daha güçlü görünebilirim sorusunu sormuyor mu? Sistem bizi özbenliğimizden uzaklaştırdıkça düşman oluyoruz birbirimize, birbirimizin var olmak adına inandığı düşünce ve yaptığı eylemlere..
Hepimiz bir Allah'tan geldik, hepimiz O'na döneceğiz. Neye sahip olabiliriz bu dünyada? Can bile bizim değilken? Herşeyin zıttıyla var olduğu bu dünya sahnesinde Nefret, korku, öfke yerine sevgi, güven, hoşgörü nerde kaldı? İyi dinleyelim taaaaa içimizde varlar, dışarıya çıkmayı ve bu sahnede rol almayı bekliyorlar.
Özbenliğine ulaşmak isteyenler okuyun, tanıyın rabbinizi yolladığı kitaptan. Kur'an bize şekli ibadeti anlatmıyor, bunun için gönderilmedi çünkü. Bize özbenliğimizi nasıl bulacağımızı anlatıyor en doğrusundan. Sonrası size kalmış, çünkü uymak ya da uymamak sadece bir tercih. Yani sorumluluk almak demek.
Ben ülkemi, insanımı, devletimi tüm kalbimle seviyorum. Çocuğumu da bu sevgiyle büyütmek istiyorum. Ülkemin seçimini yaptığı hükümete görevini yaptığı sürece güveniyorum. Şayet zamanı geldiğinde güveneceğim başka bir hükümet olursa seçimi mi de ona göre yapacağıma inanıyorum.
Sistem içinde insanların algılarıyla oynamak ve algılarımızla oynanmasına izin vermek de bizim cahilliğimizden başka birşey değil. Cahillik sorgulamayan beyinle başlıyor. Her duyduğuna, gördüğüne inanmakla, başkaları yapıyorsa doğrudur diye yapmakla başlıyor. Ah bir bilseniz Rabbimiz cahillikle nasıl da savaşıyor kitabında neler anlatıyor.
Benim bu oyundan çıkardığım mesaj CEHALET ASLA BİTMEYECEK, İnsan asla akıllanmayacak, özbenliğine asla ulaşamayacak, birilerinin kulu olmaya ki bu sistem de olsa devam edecek.
Ama yine de Allah'tan umut kesilmez değil mi? Aksi olsaydı dünya zaten yok olmaz mıydı? Allah'ın rahmeti gereği hala nefes alabiliyoruz, bize düzelmemiz için fırsat verdiği için yaşıyoruz değil mi?
Haksız yere sistem uğruna fiziken ölen, öldürülen, psikolojik olarak zihinleri kandırılmak suretiyle umutsuzlaşan, birilerini suçlayan, devletine güvenini kaybeden iyi niyetini terkeden tüm insanlara Allah'tan rahmet ve hidayet diliyorum.
Tekrar soruyorum hayatımız da bir oyun, bu oyundaki hatalarımızdan kim sorumlu olacak?