1 Eylül 2016 Perşembe

Vajinismus



 Vajinismus genellikle cinsel yaşamın başlangıcında, ilk cinsel birleşme denendiği andan itibaren ortaya çıkar. Çok daha seyrek olarak jinekolojik muayene veya benzeri deneyimlerden sonra gelişir.
 Vajinismus, vagina çeperini saran perivaginal kasların spazmı sonucunda cinsel ilişkinin olanaksız ya da çok ağrılı hale gelmesidir. Bu kasılmaya tüm bedendeki kasılmalar, bacakların kapanması, korku, kaçınma tepkisi, girişin olamayacağı inancı eşlik eder.
 Vajinismusta başta vajina etrafında olmak üzere tüm vücutta bir kasılma, endişe, korku, tiksinme ve panik hali olur, hasta bacaklarını açılmalarını engelleyecek boyutlarda sıkıca kapatır ve elleriyle eşini iter…
 Vajinismus kadının hem kendi kadınlığında eksiklik olduğunu düşünmesine hem de eşine karşı suçluluk hissetmesine neden olur.
 Kızlık zarlarının çok kalın ya da vajinalarının çok dar olduğunu düşünebilen bu kadınlar, oluşan acı beklentisi sonucunda kendilerini savunma ve koruma çabaları içine girerler.
 Doğru tanının konması için bozukluğun sürekli ya da yineleyici bir biçimde görülmesi gerekir.
 Erkekte eşine karşı öfke, istenmeme ve reddedilme olarak yaşandığı için kırgınlık, ereksiyon güçlüğü, bazen bekaret konusunda şüphe yaratabilir.
 Bazen adli olaylara, boşanmaya ve ya tecavüz girişimi ya da fiziksel şiddet davranışlarına neden olur.
 Birçok çift bir süre sonra cinsel birleşmeyi denemekten vazgeçer. Bu çiftin ilişkisi açısından daha olumlu bir durumdur, çünkü tekrarlanan denemeler ve her seferinde yaşanan hayal kırıklığı, çiftin cinsellikten uzaklaşmasına ve kavgalara yol açar.
 Vajinismus yaşayan biri ile birlikte olmak gerçekten zor olabilir.

 Eşlerin deneyimlediği ve tariflediği bazı ortak duygular ise şunlardır:
 -Sempati – Umutsuzluk -Öfke – Sorgulama -Reddedilme -Uzaklaşma
 Cinsel terapinin ilişki aşamasında erkeklerde ileri derecede erken boşalma veya sertleşme sorunları ortaya çıkabilir. Çünkü vajinismus olan eşiyle cinsel ilişkiye girmeye hazırlanan erkek, genellikle heyecan, tedirginlik ve başarılı olup olamayacağı kaygısını taşır.
 Kadından kaynaklanan bir sorunla ilişki olmadığı sırada erkeğin hiçbir problemi yoktur. Ne zaman ki kadın tedavi olup ve ilişkiye hazır hale gelir, o zaman erkekte başarılı olup olamayacağı kaygısıyla genellikle sorun başlar. O güne kadar hiçbir sertleşme sorunu olmayan erkeklerde dahi, bu tedirginlik ve başarısızlık korkusu (performans anksiyetesi) yaşanabilir, bu heyecanla birlikte sertleşme de sağlanamaz. Artık kadın iyileştiğine göre erkek kendini ispatlamak zorunda hissedebilir ve bu yoğun stres altında başarısızlıklar da yaşanabilir. Bu durum devamında ağır bir cinsel stres haline gelebilir. Tam da bu noktada tedavi görmüş eşin veya olaydan haberi olan yakın çevrenin olumsuz etkisi, beklentilerin karşılanmadığı hissiyle erkekte özgüven yitirilmesine de sebep olabilir ve var olan olumsuz durum kısır döngüye girerek, aylar boyu sertleşme sağlanamayabilir.
 Her vakada geçerli olan neden farklı olmasına rağmen, vajinismusun en sık görülen nedenleri arasında psikolojik kaygılar ağırlık kazanır. Kız çocuklarına öğretilen veya irademizin bilinçdışımıza kodladığı “cinsellik kötüdür”, “kızlık zarı çok değerli ve korunması gereken bir şeydir” düşünceleri bu problemin ortaya çıkmasında önemli bir yer tutar. Bazen neden cinsel bilgi eksikliği, basit bir utanma ve cinsel duygulardaki baskılanma olabilir. Bazen de altta yatan neden özellikle çocukluk dönemindeki travmatik bir yaşantıdır. Bu durumda geçmişte yaşanmış taciz gibi travmatik olayların bilinçdışına itilen bugünkü izdüşümleri ve etkileri gibi daha karmaşık içsel çatışmalar, yanlış kalıplar ya da zorlamalar beden-zihin bütünlüğünü bozup vajinismusa neden olabilir.
 Cinsel işlev bozukluklarının tedavisinde hatalı davranışlar yerine doğru davranışların geliştirilmesi ve davranış repertuarının genişletilmesi için yararlanılacak teknikler uygulanır. Bilişsel-davranışçı terapi yaklaşımı cinsel işlev bozukluklarının tedavisinde oldukça etkilidir. Çeşitli çalışmalarda cinsel-işlev bozukluklarının tedavisinde bilişsel-davranışçı yaklaşımla başarılı sonuçlar elde edildiği bilinmektedir.
www.psikologsamsun.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder